11 Mart 2010 Perşembe

FENERBAHÇE ACIBADEM- ZARECHIE ODİNTSOVO

Sadece bu maçı izleyebilmek için bir işi bahane ederek İstanbul'a geldim. Uçak rötar yapacak ve ben akşam üstü trafiğine takılacağım ve maça yetişemeyeceğim veya bilet bulamıyacağım diye endişe ettim. Neyse ki kortuğum olmadı ve saat 6 da salonda olabildim. Salon dolu değildi. Ama maçın başlama saatinde salon tam anlamıyla dolu idi. File arkasında duvardan ilk bölümü Rus taraftaralara ayırdıklarından ve ana tribünün ilk sıralarını güvenlik nedeniyle boş bıraktıklarından insanlar merdivenlere oturmaya başladılar. Neyse ki sonunda birileri akıl etti ve zaten gerçekten 6 kişi olan Rus taraftarın arkasında 2 sıra boş bırakıldıktan sonra özel güvenlikçileri oraya oturtup kalan sıralara da taraftarlarımızı oturttular.
Takım ısınırken taraftarımız da salonu doldurmaya başladı. Takım ısınırken salonda çalan Fenerbahçe marşları sadece taraftarı değil oyuncularımızı da etkiliyordu. Naz'ın marşlara eşlik ettiğini gördüm.:)
Dörtlü final için alınacak 1 setin bile yeteceği maça De Brandt asıl kadrosu ile başlamayı tercih ediyordu. Ve takım iyi başladı. İlk sayılar karşılık alındı ama her zamanki gibi bir anda vites arttırdık ve ilk teknik molaya 8-5 önde girdik. Daha sonra karşılıklı alınan sayılarla oyun kontrolümüzde oynanmaya devam etti. Bir ara aradaki fark azalacak gibi olduysa da ikinci teknik molaya da önde girdik. Sonra da oyundaki etkimizi daha da arttırdık ve ilk seti rahat aldık.
İlk sette pasörümüz Frauke idi. Eda 2 numaradan yaptığı hücumlarda bir türlü istediği gibi pas alamadı. O yüzden servislerde iyi olmasına rağmen hücumda etkisini göremedik. Bu arada Eda çok iyi servis atıyor ama o servis atarken ben 8 saniye çalınacak diye korkuyorum.
Bu maça (bana göre) damgasını vuran oyuncumuz Seda oldu. Servisleri de hücumları da çok iyi idi. Son sette servis karşılamada manşet sorunu yaşadı ama yine de çok iyi idi.
Nati ilk set oynadı. Sonra yerini Blomm'a bıraktı. Yedek bencinde otururken baldırına buz torbası koyduğunu gördüm. Umarım sakatlıktan dolayı oyundan çıkmamıştır. Sadece tedbir amaçlıdır. Alice smaç servisleri ve inanılmaz sıçraması ile farklılığını ortaya koydu. İkinci sette Blomm ile birklikte pasör değişikliği de yaptık ve Naz da oyuna girdi.
Bugün Naz'ın oyun anlayışını tam olarak değerlendiremedim. Teknik direktörün talimatımıdır bilemem ama fazlasıyla Blomm ile oynadı. Evet Blomm çok iyi sıçrıyor ama arka arkaya onu kullanmak çok akıllıca bir iş değil. Üstelik bugün Seda çok iyi idi. Naz ile Gamova arasında olumsuzluk mu var diye düşünmeden edemedim. İstatistikler olsa Gamova kaç top almış hücumda ona bakardım. Bugün çok fazla top alamadı diye düşünüyorum. 3-4 sefer blokda kaldı.
Savunma anlayışımız iyi ve takım her topa atlıyor iyi mücadele ediyor ama servis karşılama zayıf noktamız olmaya devam ediyor. Nihan manşette çok iyi değildi. Seda manşette aynı Seda. De Brandt son sette Merve'yi servis atması için oyuna aldı ve oyuncusuna olan güvenini kanıtladı. Son sette rakip hücumu auta çıktığı halde hakem blok aut verdi. Bir an keşke seti verse de 1 set de olsa fazladan seyredebileyim istedim..
İlk seti alınca Cannes'a dörtlü finale gideceğimiz garanti olduğu için herkes rehavete kapıldı. Taraftar bile.. Hele 3. sette rakip öne geçti ama taraftar tek tek oyunculara tezahürat yapmaya devam etti. 3. sette tribünler sıra ile SARI -LACİVERT- ŞAMPİYON-FENER tezahüratı yaptı. FENER diye bağıranlarda ŞEREF TRİBÜNÜNDEKİ yöneticilerimizdi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder